FAVÖK nedir? FAVÖK değeri nasıl yorumlanır?

Okuma Süresi: 11 Dakika
Doviz.com
02.04.2023 18:54

FAVÖK, bir şirketin işletme faaliyetleri sırasında elde ettiği brüt karının, işletme maliyetleri ve amortisman gibi bazı giderlerin çıkarılmasından sonra kalan miktarını gösteren bir finansal metriktir. Yani, FAVÖK ile bir şirketin faaliyetlerinden elde ettiği net karlılık ölçülür.

FAVÖK, bir şirketin karlılığını ölçmenin yanı sıra işletmenin nakit akışını analiz etmek için de kullanılabilir. Şirketin tüm faaliyetlerinden elde edilen nakit akışını göstermesi sebebiyle bu metrik yatırımcılar, analistler ve finans uzmanları tarafından ise sıklıkla incelenir.

FAVÖK'ün öneminin ve kullanım alanlarının bu konularla sınırlı olmaması sebebiyle yazımızın devamında “FAVÖK nedir?”, “FAVÖK türleri nelerdir?”, “FAVÖK değeri nasıl hesaplanır?”, “FAVÖK’ün sunduğu avantaj ve dezavantajlar nelerdir?”, “Diğer göstergelerle birlikte FAVÖK nasıl yorumlanır?”, “Hisse senedi analizinde F/K oranı mı FAVÖK oranı mı incelenmelidir?”, “İşletmeler FAVÖK değerini iyileştirmek için neler yapabilir?” gibi soruların cevabını paylaşacağız.

FAVÖK nedir?

Karlılık şirketlerin en önemli finansal değerlendirme kriteri iken; FAVÖK , bunu ölçmeye yardımcı olan metriklerin başında gelir. FAVÖK küresel piyasalarda ise EBITDA olarak bilinir.

Genel olarak FAVÖK ile bir şirketin işletme faaliyetlerinden kaynaklanan karlılığı bulunmaya çalışılır.

Ancak FAVÖK , genel kabul görmüş muhasebe ilkelerinde (GAAP) tanınan bir finansal ölçüt olmamasına rağmen Türkiye’de işletmelerin satın alma ya da birleşme süreçlerinde ve farklı şirketler arasındaki verimliliğin karşılaştırılmasında da sıklıkla kullanılır.

Böylelikle yatırımcılar şirketlerin finansal performansını bu değer üzerinden kolaylıkla kıyaslayabilir.

FAVÖK aynı zamanda bir işletmenin finansal performansını sermaye yapısının etkisi olmadan göstermeye de yardımcı olur.

Buna göre bir işletmenin net karı incelenirken, şirketin tüm maliyetlerini dikkate alınır. FAVÖK ile ise faiz, vergi, amortisman ve önceden belirlenmiş diğer giderlerden önceki kar ele alınır. Bu nedenle FAVÖK, bir şirketin nakit akışını ve ödeme gücünü çoğu zaman daha iyi yansıtabilir.

Bu sebeple yazımızın devamında FAVÖK değerinin nasıl hesaplanacağını ve yorumlanacağını aktaracağız.

FAVÖK türleri nelerdir?

FAVÖK, kullanıcıların bireysel ihtiyaçlarına uyacak ve risklerini azaltmaya yardımcı olacak şekilde sık sık ayarlanır. Bu sebeple FAVÖK türlerinin de bilinmesi kritik önem taşımaktadır.

Buna göre başlıca 3 FAVÖK türü olduğu söylenebilirken; bunlar ise normal FAVÖK, düzeltilmiş FAVÖK ve proforma FAVÖK olarak sıralanabilir.

Bunlardan ilki olan normal FAVÖK, nispeten diğer türlere göre daha basittir. Burada veriler herhangi bir ayarlama yapılmadan raporlandıkları şekliyle dikkate alınır.

Düzeltilmiş FAVÖK ise bir daha gerçekleşmeyecek olan veya yanlış dönemde belirtilen giderler için yapılan düzeltmeleri içerir. Örneğin, bir şirkette manuel olarak yapılan süreçleri otomatikleştirmek için bir yazılım programı uygulanmaya karar verildiğini varsayalım. Bu otomasyonun bir sonucu olarak bazı çalışanlar işten çıkarılacaktır. Ancak işten çıkarılacak her bir çalışana kıdem tazminatı olarak bir yıllık maaş verilecektir. Bu kıdem tazminatları işletme için büyük bir yük anlamına gelmesi sebebiyle söz konusu dönem için işletmenin FAVÖK'ünü düşürecektir.

Proforma FAVÖK ise karlılığı ölçmenin bir başka yoludur. Ancak bu yöntem gelecekte gerçekleşmesi olası konuları kapsaması sebebiyle her zaman gerçekçi sonuçlar vermeyecektir. Buna göre, bir hizmet şirketinin yılın ilk yarısında büyük bir sözleşme imzalayacağını varsayalım. Bu projeden ilk yıl sadece altı ay gelir elde edilirken, gelecek yıl bu projeden tam 12 ay gelir elde edilmesi bekleniyor olabilir. Bu durumda FAVÖK buna göre ayarlayanarak, yatırımcıların dikkatini daha fazla çekebilir.

Bu üç farklı FAVÖK türü öğrenildikten sonra firmanın, değerini alıcılar için nasıl daha iyi bir konuma getirebileceği de daha kolay anlaşılabilir.

FAVÖK değeri nasıl hesaplanır?

Genel kabul görmüş muhasebe ilkelerine göre raporlanması zorunlu olmadığı için FAVÖK’ün hesaplanmasına ilişkin standart bir uygulama da söz konusu değildir.

Mattheus T.May ve Christiaan Lamprecht tarafından halka açık şirketler üzerinde yapılan bir çalışmada 50 farklı EBITDA hesaplama yöntemine rastlanmıştır. Aşağıda tanımsal farklara ilişkin bulgulara ait birkaç örnek yer almaktadır:

Faiz, vergi, amortisman ve değer düşüklüğü öncesi kâr

Kur farkları hariç faiz, vergi ve amortisman öncesi kâr

Kur farkları, değer düşüklüğü, faiz, vergi ve amortisman öncesi kâr

Şerefiye değer düşüklüğü, faiz, vergi ve amortisman öncesi kâr

Realize olmamış kur farkı geliri dâhil faiz, vergi ve amortisman öncesi kâr

Faiz, vergi, amortisman, değer düşüklüğü zararları, kredilerin realize olmamış kur farkları ve öz kaynak olarak muhasebeleştirilen kazançlar öncesi kâr vb.

Yukarıdaki tanımsal farklara rağmen genel olarak bir işletmenin EBIDTA değerinin hesaplanması için şirketin gelir tablosunda yer alan bazı başlıca kalemlerin bulunması gerekir. FAVÖK (EBIDTA) değeri için kullanılacak başlıca kalemler ise şunlardır:

Faiz giderleri

Faiz giderleri bir şirketin ticari faaliyetlerini finanse etmek için katlandığı maliyetlerdir. Yani faiz gideri, bir şirketin finansman yapısına bağlıdır.

Şirketlerin performansını değerlendirirken, farklı şirketlerin farklı sermaye yapıları olduğu unutulmamalıdır. Bu farklılıklar ise değişken faiz giderlerinin olmasına yol açmaktadır.

Ayrıca faiz ödemelerinin vergiden düşülebildiğini yani şirketlerin kurumlar vergisi kalkanı olarak adlandırılan bu avantajdan yararlanabileceği unutulmamalıdır. Bu sebeple faiz giderlerini göz ardı etmek şirket performansında en doğru sonuca ulaşmaya imkan tanıyacaktır.

Vergiler

Vergiler de faizler gibi değişkenlik gösteren unsurlardır. Buna göre işletmenin faaliyet gösterdiği bölge ve sektöre göre yükümlü olacağı vergi tutarları da farklılık gösterecektir. Bu nedenle dönem vergisi ve ertelenmiş vergi giderleri FAVÖK hesaplamasında dikkate alınmamalıdır. Birçok finansal analist dönem net karı/zararına ulaşırken ödenecek vergileri, dönem net karı/zararına eklemeyi tercih eder.

Amortisman ve itfa payları (D&A)

Amortisman ve itfa payları (D&A), işletmenin mevcut faaliyet performansına değil, şirketin geçmişte yaptığı yatırımlara bağlıdır. Şirketler, aşınma ve yıpranma nedeniyle değer kaybeden uzun vadeli sabit varlıklara (binalar veya araçlar gibi) yatırım yapar.

Amortisman gideri ise şirketin maddi duran varlıklarının bir kısmının zaman içinde bozulmasına dayanır. Eğer varlık maddi olmayan bir varlık ise amortisman gideri oluşur. Patentler gibi maddi olmayan varlıklar ise süreleri dolmadan önce sınırlı bir faydalı ömre sahip oldukları için amortismana tabi tutulur.

Bu nedenle analistler, faaliyet gelirinin olması gerektiğini düşündükleri rakamdan farklı olduğunu görebilir ve bu nedenle D&A, FAVÖK hesaplamasından çıkarılır.

D&A gideri firmanın nakit akış tablosunda işletme faaliyetlerinden elde edilen nakit bölümünde bulunabilir. Amortisman ve itfa payları gayri nakdi bir gider olduğundan, nakit akış tablosunda geri eklenir (bu nedenle gider genellikle pozitif bir sayıdır).

Bu kalemler kullanılarak geleneksel olarak oluşturulan FAVÖK hesaplamasının formülü ise şöyledir:

FAVÖK = Net Gelir + Faiz + Vergiler + Amortisman + İtfa Payı

Diğer göstergelerle birlikte FAVÖK nasıl yorumlanır?

Yukarıda hesaplamasının gösterildiği FAVÖK oranı pratikte ise yatırımcılar tarafından diğer göstergelerle birlikte kullanılarak yatırım stratejilerinde önemli bir rehber görevi görebilir.

Buna göre, borsa yatırımcılarının en çok kullandığı oranlardan biri Firma Değeri / FAVÖK oranıdır. Bu oran genellikle şirketin piyasa değerinin FAVÖK miktarına bölünmesiyle bulunur. Bu oran şirketin sahip olduğu varlıklarla faaliyette bulunduğu alanda ne kadarlık mal ve hizmet üretildiğini gösterir.

Bu oran ne kadar küçükse şirketin yatırım yapmaya o kadar uygun olduğu düşünülebilir. Diğer bir ifadeyle FD / FAVÖK oranı küçük şirketlere yatırım yapmak, oranı büyük olan şirketlere yatırım yapmaktan daha caziptir.

Ancak FD/FAVÖK kıyaslaması yapılırken her şirket kendi sektöründeki firmalar ile kıyaslanmalıdır. Genellikle rakip şirketlerden, sektör ortalamalarından veya şirketin geçmiş dönemlerdeki ortalamalarından daha yüksek bir FD/FAVÖK çarpanına sahip hisse senetleri pahalı olarak yorumlanabilir.

Hızlı büyüyen ve FAVÖKlerini daha hızlı arttıran sektörlerde ve şirketlerde genellikle daha yüksek FD/FAVÖK oranına rastlanmaktadır.

Bu oran sayesinde ayrıca FAVÖK’ün sunduğu asıl faaliyetlerden elde edilen kardan, tek seferlik kazançlar ya da kur farkı gelir gideri gibi unsurlar ayıklanmış olur.

Örneğin faaliyet karı üretemeyen şirketler elde ettikleri finansal gelir yada tek seferlik gelirlerle kar rakamı oluşturabilirler. Bu da yatırımcıyı yanıltıp şirketi karlı bulmasına sebep olabilir. FAVÖK rakamı içinde bu gibi unsurları barındırmadığı için daha doğru tespit yapılması sağlanır.

Ancak banka ve sigorta şirketleri için FD/FAVÖK oranı hesaplanamamaktadır.

Özellikle şirket satın alma ve birleşme işlemlerinde bu değerleme rasyosu daha çok kullanılır ve aşağıdaki formül ile hesaplanır:

FD/FAVÖK = Firma Değeri / Faiz Amortisman Vergi Öncesi Kar

Firma Değeri ve FAVÖK ayrı ayrı ise aşağıdaki formüller ile hesaplanır.

Firma Değeri = Piyasa Değeri + Net Borç

FAVÖK = Brüt Kar – Genel Yönetim Giderleri – Pazarlama, Satış ve Dağıtım Giderleri – Araştırma Geliştirme Giderleri + Amortisman ve İtfa Giderleri

Piyasa Değeri = Ödenmiş Sermaye * Hisse Fiyatı

Net Borç = Kısa ve Uzun Vadeli Finansal Borçlar – (Nakit ve Nakit Benzerleri + Finansal Yatırımlar)

Hisse senedi analizinde F/K oranı mı FAVÖK oranı mı incelenmelidir?

F/K oranı sayesinde yatırımcılar bir şirketin kazanç potansiyeli hakkında da fikir sahibi olurlar. Ancak FD/FAVÖK oranı birçok yatırımcı tarafından Fiyat Kazanç (F/K) oranına göre daha çok kullanılır.

Bunun temel sebebi ise öngörülebilirliğin F/K oranında daha zor olması ya da FAVÖK değerinin hesaplanırken düzeltmelerin sıklıkla yapılabilmesidir. Buna göre, döviz kurlarının ani ataklar sergilediği bir yılda döviz pozisyonları sayesinde yüksek kar elde etmiş bir şirketin F/K oranı yatırımcıları yanıltacaktır. Ancak FAVÖK değeri içerisinde bu gibi dönemsel etkilere daha az rastlanılır.

İkinci bir sebep ise çoğu analiste göre firma değerinin piyasa değerine göre daha doğru bir perspektif sunmasıdır. Bu sebeple analistler şirketin FAVÖK değeriiçerisinde yapılabilen düzeltmelerin şirket değerine yönelik daha doğru bir resim sunduğunu belirtmektedir.

Ancak ekonomistler genellikle iki oran arasında bir seçim yapmaktansa her iki göstergenin de birlikte incelenmesini tavsiye etmektedir.

FAVÖK’ün sunduğu avantaj ve dezavantajlar nelerdir?

FAVÖK değerini incelemenin yatırımcılar ve şirket yöneticileri için belli başlı avantaj ve dezavantajları vardır. Buna göre FAVÖK değerini incelemenin sunduğu başlıca avantaj ve dezavantajlar şunlardır:

FAVÖK incelemenin avantajları

Değerleme yapmaya imkan tanıması: Potansiyel alıcılar veya yatırımcılar, şirketlere ödemeye istekli oldukları değeri belirlemek ve şirketin belirli bir kısmı için ne kadar ödemek istediklerine karar vermek için FAVÖK değerini kullanabilir.

Şirketleri karşılaştırmaya imkan tanıması: Yatırımcılar aynı sektörde faaliyet gösteren iki şirketin finansal performansını bu gösterge sayesinde kıyaslama imkanı bulur. Böylelikle bu değeri hangi şirkete yatırım yapacağına yönelik kullanabilir.

Kredi verenler için bir çerçeve sunması: Bankalar ve diğer kredi verenler, şirketlerin borç ödeme yükümlülüklerine uyup uymayacağını görebilmek için FAVÖK ve FAVÖK bazlı oranları kullanabilir.

Bankalar ve diğer kredi verenler, bir şirketin ödemesi beklenen borç miktarını (faiz ödemeleri ve anapara geri ödemeleri) hesaplamak için de genellikle FAVÖK'ü kullanır ve bu da vermek istedikleri kredinin büyüklüğünde değişikliğe sebep olabilir.

Performans yönetiminin kontrol edilmesi: Şirketler yöneticileri, zaman içindeki performanslarını ölçmek ve iyileştirmek için dönemler arasındaki FAVÖK hesaplamalarını inceleyebilir. Böylelikle yöneticiler bu değeri, şirket içerisinde verimliliği artırıcı faaliyetleri için kullanabilir.

Bütçe oluşturma ve tahmin yapmada yol göstermesi: Şirketler yıllık bütçe oluşturma dönemlerinin bir parçası olarak gelecekteki kazançlarını tahmin etmek için FAVÖK'ü hesaplayabilir.

Performans ölçütü olarak kullanılması: Şirketler, prim ve teşvikleri belirli FAVÖK hedeflerine ulaşılmasına bağlayarak, yönetici ücretlerinin belirlenmesinde FAVÖK'ü baz alabilir.

Yatırımların analiz edilmesi: Yatırımcılar, potansiyel yatırım fırsatlarını analiz etmek ve yatırımın kârlı olup olmayacağını veya yatırımcının portföyüne katkı sağlayıp sağlamayacağını belirlemek için FAVÖK'ü hesaplayabilir.

Sermaye tahsisi kararlarının desteklenmesi: Şirketler, sınırlı kaynaklarının yatırımına öncelik vermek için farklı iş birimleri veya projeler arasında bu metriği karşılaştırarak sermaye tahsisi kararlarını desteklemek için FAVÖK'ü kullanır.

FAVÖK incelemenin dezavantajları

FAVÖK'ün yukarıda bahsettiğimiz avantajları dışında bilinmesi gereken 10 temel dezavantajı ise şunlardır:

1. GAAP ölçütü değildir.

2. Tüm net gelirlerin ne şekilde nakde dönüştüğünü göstermez.

3. Gerekli sermaye yeniden yatırım miktarını dikkate almaz.

4. İşletme sermayesi varlıklarınca kullanılan nakit miktarını hesaba katmaz.

5. Kredi geri ödemesine öncelik verileceğine işaret edebilir.

6. Kazançların gelişimi hakkında kesinlik sunmaz.

7. Kârlılığın zayıf bir ölçüsüdür.

8. Satın alma katsayıları için yetersiz bir karşılaştırmadır.

9. Nakit akışının bir ölçüsü olarak kullanıldığında yanıltıcı olabilir.

10. Agresif muhasebe politikaları yoluyla kolayca manipüle edilebilir.

İşletmeler FAVÖK değerini iyileştirmek için neler yapabilir?

Bir satın alma ya da yatırım planının başlangıcı her zaman FAVÖK değerini iyileştirmekten geçmektedir. İşletmelerin FAVÖK değerini iyileştirmek için izleyebileceği 6 yol ise şunlardır:

1. Maliyet azaltmaya odaklanılması

Maliyet azaltma, FAVÖK değerini artırabilmek için en iyi başlangıç yöntemidir. Bu yöntemin hızlı ve etkili olması sebebiyle sonuçlar da neredeyse anında alınır.

Maliyet azaltma, işletmenin önceliklerine bağlı olarak birçok farklı şekilde yapılabilir. İşletme maliyetlerini düşürürken odaklanılması gereken bazı yaygın uygulamalar şunlardır:

İşletme yönetimini yeniden yapılandırın,

Gereksiz harcamaları ortadan kaldırın,

Personel maliyetlerini azaltın,

Birim veya ürün başına üretim maliyetini düşürün. (Ancak, ürün veya hizmet kalitesini etkilememek için dikkatli olun)

2. İstikrarın korunması

Son derece değişken bir iş ortamında fiyatlandırmayı koruma söylemi çoğu zaman çok zorlu bir süreçtir. Ancak pek çok faydası vardır. Çünkü iskonto oranları, FAVÖK değeri üzerinde oldukça baskılayıcı bir unsurdur. Bu sebeple işletmelerin fiyat istikrarını korumak için izleyebileceği en uygun ve en kolay teknik, kazancı artırırken üretim maliyetini düşürmek için diğer faktörlere odaklanmaktır.

3. Gelirin artırılması

Gelirin artırılması, işletmenin FAVÖK'ünü büyük ölçüde artırabilir. Kolay olmasa da, iş alanına bağlı olarak geliri artırmak için kullanabilecek birçok strateji vardır. Geliri artırmanın bazı yaygın yolları ise şunlardır:

Mevcut ürünleri yeni müşterilere satmak,

Mevcut müşteriler için yeni ürünler geliştirmek,

Satış lokasyonlarını genişletmek,

Ürünleri yeni bir pazara sunmak.

4. Dış kaynak kullanımının azaltılması

FAVÖK değerini iyileştirmek, işi işletme içinde daha verimli bir şekilde dağıtarak ve alt yüklenici kullanımını azaltarak da yapılabilir. Bu yaklaşım ayrıca çalışanlardan alınan verimi artırmaya da destek olur. Ancak bu yaklaşım, proje yönetiminde köklü değişiklikler gerektirir.

5. İşlerin daha fazla otomatikleştirilmesi

İşletme yöneticilerinin işine değer katmayan, tekrar eden manuel süreçleri otomatikleştirmesi gerekmektedir.

Otomatikleştirebilecek iş alanları işin türüne göre değişiklik gösterirken; bu durum, işletmelerin finansal performansına uzun vadede oldukça fayda sağlayacaktır.

6. Envanter yönetiminin iyileştirilmesi

Envanter yönetimi, işletmenin FAVÖK'ünü iyileştirmek için oldukça kritiktir ancak genellikle göz ardı edilir. Kötü yönetilen bir envanter işletme sermayesini ve dolayısıyla FAVÖK'ünü olumsuz etkileyecektir.

Kötü envanter yönetimi, işletmenin herhangi bir gelir elde etmediği hizmetleri üretmek veya sunmak için maliyetlere katlandığı anlamına gelebilir. Bu sebeple daha sağlıklı bir FAVÖK değeri için satış ve üretim dengelenmeli ve daha iyi envanter yönetimine odaklanılmalıdır.

İlgili Makaleler

REKLAMI KAPAT X