Kripto paraların finansal hayatımızda baskın hale gelmesiyle birlikte, birçok yatırımcı odağını altından bitcoin'e çeviriyor. Dünyaca ünlü Amerikan yatırım bankası JPMorgan Chase, yaptığı son açıklamada altının uzun vadedeki gücünü koruyamayacağını ve bunun sebebinin de özellikle bitcoin'e olan tercihin artması olduğunu belirtiyor. Peki aralarındaki ilişki gerçekten bankanın dediği gibi oluşabilir mi?
Bitcoin için yeni başlangıçlar
Bankanın kantatif stratejisti ve idari yöneticisi Nikolaos Panigirtzoglou'nun yaptığı açıklamada bitcoin'in bir yatırım aracı olarak kabul edilmesinin yavaş bir süreç içerisinde olduğunu belirtiyor. Panigirtzoglou, "Kurumsal yatırımcılar tarafından bitcoin’in bir yatırım aracı olarak görülmesi henüz başladı, altın ise uzun zamandır bu kurumsal yatırımcılar için bir yatırım kaynağı oluşturuyor." şeklinde açıklamada bulunuyor.
Bankanın yaptığı araştırmaya göre, ekim ayından bu yana altın hisselerinin borsa yatırım fonlarında 7 milyar dolarlık bir çıkış gözlemlenmekte iken, dijital para birimi üzerinden yatırım yapma imkânı sağlayan bir şirket olan Grayscale Bitcoin Trust'a 2 milyar dolarlık bir giriş olduğu kaydedildi. Bu rakamlara baktığımızda, Grayscale Bitcoin Trust'ın malvarlığı ilk defa 10 milyar doların üstüne çıkmış oldu.
"Altın ışıltısını kaybedebilir"
JPMorgan Chase, bu eğilimin devam edeceğini düşünüyor ve altının fiyatında bir etki yaratmasını bekliyor. Altın, aile ofisi varlıklarının yaklaşık yüzde 3,3'ünü oluştururken, JPMorgan'ın tahminlerine göre bitcoin’in bu kısım içindeki payı yalnızca yüzde 0,18 olarak gözlemleniyor. Bitcoin, diğer kripto paralarla karşılaştırıldığında en büyük para birimi olarak ön plana çıksa da altına kıyasla hala küçük bir oranda kaldığı söylenebilir. Bunun sebebi ise bitcoin’in mevcut kapitalizasyonu 343 milyar dolar kadar iken, altının 10 trilyon dolar kadar bir piyasa değeri halen bulunuyor olması. Dolayısıyla, altından bitcoin'e geçiş, orta ve uzun vadede altının eski ışıltısını kaybetmesine neden olabilir.
Bankanın stratejistleri savlarının doğru çıkması durumunda ilerleyen dönemlerde altının fiyatında yapısal bir değişimden muzdarip olabileceğini iddia ediyor. Altın ise şu sıralar negatif bir eğilim gösteriyor, öte yandan bitcoin son çeyrekte yüzde 71 değer kazandı. Bankanın bir başka savı ise bitcoin’e olan talebin uzun vadede 600 milyar doları bulması.
Neden bitcoin?
Yeni nesillerin alışkanlıkları finansal dünyayı da etkiliyor. Yeni yatırım opsiyonları Y ve Z kuşağının ilgisini çekiyor ve bu durum ekonomik ve finansal dengeleri eskiye oranla bir hayli değiştiriyor.
Amerikan finansal danışmanlık firması deVere, Y kuşağından olan 700 müşterisine yaptığı bir ankette, müşterilerin üçte ikisinin bitcoin'i altına tercih ettiğini belirtiyor. Bir diğer deyişle, bu kuşağa mensup olanlar birikimlerini yüzde 70 olasılıkla bitcoin'e yatırmaya eğilimli olduğu sonucu ortaya çıkıyor.
Bu durum detaylı incelendiğinde, oldukça makul görünüyor; çünkü Y kuşağı önceki kuşaklara göre teknolojiyi daha iyi anlıyor ve büyük bir olasılıkla kripto paralar gibi yeni yatırım araçlarını anlama konusunda çok fazla zorluk çekmiyor.
Teknolojiyi iyi kullanma ve finansal dünyadaki gelişmelerden haberdar olmasının dışında, bu durumun oluşmasında başka etkenler de mevcut. Bunlardan biri, eski kurumlara olan güvenin gözle görülür bir biçimde azalması. Amerika Birleşik Devletleri merkezli bir araştırma merkezi olan Pew Araştırma Merkezi'nin yapmış olduğu bir araştırmaya göre, Z kuşağına mensup Amerikalılar, eski nesillere kıyasla kurumlara daha az güveniyor. Bu güven eksikliğinin sebepleri tam olarak belirtilmese de 2008 küresel finansal krizine sebebiyet veren kurumlardan kaynaklı olduğu söylenilebilir. Öte yandan, 2019 sonunda Çin'in Wuhan kentinde ortaya çıktığı düşünülen Koronavirüs ve virüsün yarattığı Covid-19 hastalığının dünya çapında yarattığı pandemi sebebiyle kurumlara olan güvenin azalması da varsayılan durumlar arasında.
Sadece pandemi döneminde kurumların gösterdiği davranışlar değil, aynı zamanda pandeminin yarattığı karantina süreçleri ve yeni çalışma şartları nedeniyle Y kuşağı erken emekliliğe doğru bir eğilim içerisinde olduğu söyleniyor. Dolayısıyla, yeni nesillerin uzun vadeli yatırımlarını enflasyondan etkilenmeyecek şekilde yapmaya çalıştığı söylemek mümkün.
Sonuç olarak gençler birikimlerini altın yerine, enflasyona dirençli yatırım araçlarını tercih ediyor. Yani, ileride JPMorgan'ın tahminleri doğru çıkabilir ve böylelikle altının yerini bitcoin alabilir.
