Piyasalar, şubat ayının ilk günlerinde açıklanacak Fed ve ECB faiz kararlarıyla ilgili tahminde bulunabilmek için bu hafta bazı önemli gelişmeleri yakından takip ederek faiz kararlarıyla ilgili fikir elde etmeye çalışacak.
ABD ve Euro Bölgesi’nde merkez bankalarının para politikası toplantılarını gerçekleştireceği ve faiz oranlarının açıklanacağı şubat ayının ilk günlerinden önce piyasalar yaşanacak gelişmeler ve açıklanacak veriler vasıtasıyla Amerikan Merkez Bankası (Fed) ve Avrupa Merkez Bankası (ECB) tarafından açıklanacak faiz oranları ile ilgili tahminde bulunmaya çalışacak.
Bu hafta ECB yetkililerinin çeşitli açıklamalarını da takip edeceğimiz için piyasalar açıklanacak veriler üzerinden bir tahmin yürütmek zorunda kalmayabilr. Fakat bu durum Fed için biraz daha farklı. Zira, Fed üyelerinin 30 Ocak - 1 Şubat tarihlerinde gerçekleşecek Federal Açık Piyasa Komitesi (FOMC) toplantısı öncesinde açıklama yapmaktan kaçındıkları “Blackout” periyoduna girildi. Bu sebeple açıklanacak verilerin takip edilmesi Fed kararı hakkında fikir elde edilebilmesi adına fayda sağlayacaktır.
ABD’deki gergin siyasi hava
Bu günlerde ABD’de gergin bir siyasi hava hakim. Ülkede devam eden ve bir krize doğru da evrilebilecek borç tavanı anlaşmazlığı, şu an için bir açmaza dönebilecek gibi duruyor. Borç tavanı kısaca, ABD Hazinesi’nin yapabileceği azami borçlanma miktarı için kullanılan bir terimken, bu miktardan fazla borçlanabilmek adına Kongre’den geçirilecek bir yasa vasıtasıyla tavan miktarın artırılması için izin alınması gerekiyor. Perşembe günü ABD’de hükümet, 31,4 trilyon dolar olan borçlanma tavanını aşmış ve Cumhuriyetçiler ile mevcut başkan Joe Biden’ın partisi demokratlar arasında borçlanma tavanının yükseltilip yükseltilmeyeceğiyle ilgili devam eden tartışma iyice alevlenmişti.
Temsilciler Meclisinde yer alan Cumhuriyetçilerin talebiyse borç tavanı yükseltilmeden önce hükümet harcamalarında kesinti yapılması yönünde oldu. Şayet borç tavanı artırılmaz, ya da problem bir şekilde çözüme ulaştrılmaz ise beklenti Hazine’nin elindeki tüm acil durum araçlarını tüketmesinin ardından ABD ekonomisinin haziran ayında temerrüde düşeceği yönünde. Tabi bu, ihtimaller içerisindeki en kötü senaryo. Fakat uzmanlar, bir süre daha devam etmesi beklenen bu anlaşmazlığın ve Cumhuriyetçilerle Demokratlar arasındaki çekişmenin son dakikaya dek devam edebileceğini ancak olası bir temerrütten hemen önce çözülme ihtimalinin de olduğunu belirtiyor. 2011 yılının Ağustos ayında Obama hükümetinin talebiyle ve günlerce süren tartışmaların ardından borç tavanı artırılmış, bunun sonucunda ise S&P ilk kez ABD'nin kredi notunu düşürmüş, bu durum ise küresel piyasalarda bir kaos yaratmıştı.
ABD verileri
Bu hafta perşembe günü ABD’de, geçtiğimiz senenin dördüncü çeyreğine ilişkin büyüme verilerini işaret edecek olan gayri safi yurtiçi hasıla (GSYİH) verilerine dair ilk okumalar açıklanacak. Beklenti, üçüncü çeyrekte yüzde 3,2 büyüyen ABD ekonomisinin dördüncü çeyrekte yıllık yüzde 2,6 büyüme göstermesi yönünde. Açıklanacak rakamın beklentilerin altında gelmesi, Fed’in enflasyonla mücadele kapsamında gerçekleştirdiği agresif faiz artışlarının büyüme üzerinde olumsuz etkisini göstermeye başladığına işaret edebilir.
Ayrıca ABD’de salı günü ocak ayı üretim ve hizmet satın alma müdürleri endeksi (PMI), çarşamba günü ham petrol stokları, perşembe günü çekirdek dayanıklı mal siparişleri, işsizlik başvuruları, yeni konut satışları ve son olarak cuma günü Fed’in enflasyon göstergesi olarak kabul ettiği kişisel tüketim giderleri fiyat endeksi açıklanacak.
Euro Bölgesi verileri ve ECB açıklamaları
Euro Bölgesi’nde bu hafta satın alma müdürleri endeksi (PMI) verileri yayımlanacak. Piyasalar salı günü açıklanacak Euro Bölgesi PMI verilerinde yükselme bekliyor. Buna ek olarak, yine Almanya ve Fransa’da açıklanacak olan PMI verileri, İspanya’da açıklanacak üretici fiyat endeksi (ÜFE) verisi ve çarşamba günü açıklanacak Almanya Ifo iş iklimi endeksi takip edilecek. Özellikle piyasaların daha yakından takip ettiği Ifo iş iklimi endeksinde önceki ayın ardından bu ay da iyileşme görülmesi bekleniyor.
Ayrıca bu hafta ECB yetkililerinden gelecek açıklamalar da takip edilecek. 2 Şubat tarihinde gerçekleşecek ECB toplantısı gerçekleşmeden ECB üyelerinin gireceği “Blackout” periyodundan önce gelecek olan bu son açıklamalar önem teşkil edecek.
Bugün ECB Yönetim Kurulu üyesi Fabio Panetta ve yarın ECB Denetleme Kurulu üyesi Kerstin af Jochnick ise açıklamalar gerçekleştirecek. Fakat, piyasaların en yakından takip edeceği açıklama, ECB Başkanı Christine Lagarde’ın bugün akşam saatlerinde ve yarın öğle saatlerinde gerçekleştireceği açıklamalar olacak. Geçtiğimiz hafta Lagarde, enflasyon artış hızında görülen düşüşün ardından piyasalarda ECB’nin faiz artış hızını yavaşlatacağı yönünde oluşan beklentiyi boşa çıkaracak şekilde şahin tonda açıklamalar yapmıştı. Piyasalar bu hafta da Lagarde’ın açıklamalarının tonundan ECB’den gelecek faiz artış hamlesinin büyüklüğünü kestirmeye çalışacak.