Geçtiğimiz hafta ABD enflasyon verisinin beklenenden daha pozitif gelmesiyle piyasalarda riskli varlıklara olan yönelim artmıştı. Buna bağlı olarak yumuşayan dolar dün itibariyle ciddi bir yükseliş yaşadı.
Geçtiğimiz hafta ABD enflasyon verisi beklenenden daha pozitif gelmişti. Haziran ayında sırasıyla yıllık yüzde 9,1 ve yüzde 11,3 olarak açıklanan tüketici ve üretici fiyat endeksleri; yüzde 8,7 ve yüzde 10,4 olan beklentilerin de altında gelerek temmuz ayında yıllık yüzde 8,5 ve 9,8 olarak açıklanmıştı. Enflasyonun ivmesinin yavaşlamasıyla birlikte piyasalarda riskli varlıklara olan yönelim de artmıştı.
Ayrıca enflasyondaki düşüşle birlikte ve istihdam rakamlarında da artış olmasıyla piyasalar Fed’in eylül ayındaki toplantıda son iki toplantıdakinin aksine agresif bir faiz artışı değil de daha düşük oranda 50 baz puan faiz artırmasın fiyatlamaya başlamış; bu durum da piyasalardaki iyimser havayı artırarak geçtiğimiz hafta endekslerin yükselip doların düşmesine yol açmıştı. Doların gelişmiş ülke para birimleri karşısındaki ortalama seyri olarak tanımlanabilecek ABD Dolar Endeksi, geçen hafta önce yüzde 1 gerileyerek ve haziran sonundan bu yana en düşük seviyeyi gördü, sonra ise haftanın son gününde sınırlı bir toparlanmayla 105,45 seviyesine çıktı.
Bir yönlendirmeye ihtiyaç duyan piyasalar karışık seyrediyor
Bu haftaya baktığımızda ise piyasaların bir yönlendirmeye ihtiyaç duyduğunu görüyoruz. Enflasyonun kontrol altına alındığına; yani merkez bankalarının faiz artırım hamlelerinin olumlu sonuçlar verdiğine dair somut kanıtlar görene dek de yatırımcıların en büyük problemi bu yönlendirme eksikliği olacak gibi görünmekte.
Yönlendirme eksikliği yaşayan piyasalar da inişli çıkışlı bir grafik çizmekte. Dün açıklanan ağustos ayı New York Empire State İmalat Endeksi 5,50 olan beklentilerin hayli altında kalarak korkutucu şekilde -31,30 olarak açıklansa da Çin ekonomisinin yavaşlaması ve Çin Merkez Bankası’nın dün faiz oranlarını düşürmesiyle birlikte ABD dolar endeksi dün önemli bir yükseliş kaydederek Çin yuanı karşısında da önemli bir ralli yaptı. Dolar endeksi bugün yüzde 0,35 artışla 106,805 seviyesinde.
Önümüzdeki günlerde bizi ne bekliyor?
Piyasalar her ne kadar eylül ayındaki faiz artışının 75 baz puan mı 50 baz puan mı olacağını fiyatlasa da orta vadede asıl önemli olan eylül sonrası veriler. ABD’de şu an yüzde 8,5 olarak açıklanan yıllık enflasyonun yılın kalanında daha da yavaşlayabilmesi için öncelikle enerji ve gıda başta olmak üzere maliyet artırıcı ürünlerdeki düşüşün artarak sürmesi bir zaruret. Takdir edersiniz ki bu durum sadece ABD için değil tüm dünya enflasyonu için geçerli, fakat dolar tüm maliyet artırıcı ürünlerin fiyatlandığı para birimi olduğundan ABD’deki böyle bir ivme kaybının diğer dünya ekonomilerine de olumlu katkısı olacaktır.
Kısa vadede dolara baktığımızda ise yukarıda belirttiğimiz gibi Çin ekonomisinin yavaşlaması ve dün Çin Merkez Bankası’nın faiz oranlarını düşürmesiyle birlikte dolar önümüzdeki günlerde daha da yükselecek gibi görünmekte. Şu anda dolar endeksinde önemli bir seviye olarak 107 seviyesini kabul edebiliriz. 107,5 seviyesi üzerinde bir hareket temmuz ortasında gördüğümüz 109,30 seviyelerinin habercisi olabilir. Bununla yanında, 105,00'in altında bir kapanış ise daha yüksek bir düşüş riskinin habercisi olabilir.
Yurt içinde dolar/TL çaprazını incelediğimizde oynaklığın azaldığını görüyoruz. Bu olumlu bir gelişme olarak görülebilir; ancak dolar/TL’nin son haftalarda hayli yüksek seviyelerden kapanış yapması ve geri çekilme görmememiz riskli. Dolar/TL çaprazında 18 seviyesi hayli önem teşkil ediyor, bugün ise çaprazın yüzde 0,06 yükselişle 17,9651 seviyesinde olduğunu görüyoruz.
