Profesyonel olsun olmasın elindeki parayı değerlendirmeye çalışan herkesin bakması gereken bir hesaplamadan bahsetmek istiyorum. “Azami Sermaye Erimesi” veya “Azami Risk” diye tanımlayabileceğimiz yabancı literatürde “Maximum Drawdown” olarak geçen önemli bir kavram.
Finansal piyasalarda hiç kaybetmeyenler var mı?
Yatırımcılar veya trader’lar paralarını yani portföy büyüklüklerini arttırmak ister. Portföyünüzün ne kadar arttığından daha önemli olan bir husus varsa o da portföy büyüklüğünüzü olabildiğince koruyabilmektir. Finansal piyasalarda inişler çıkışlar olur, inişlerin çıkışların çok olduğu dönemlerde uluslararası literatürde “Volatilite” yani ilgili finansal aracın “Oynaklık” diye Türkçe’ye çevrilmiş olan kırılganlığı artmıştır. Hiçbir finansal enstrüman sürekli artmaz bazı dönemlerde düşer. Düşüşlerin olduğu dönemde her finansal araç da aynı oranda düşmez. Kimisi çok düşer kimisi az düşer. TL karşısında Dolar (USD) daha az düşerken Avro (EUR) daha çok düşebilir, Sterlin (GBP) de seviyesini koruyabilir ya da bunların tam tersi de olabilir.
Risk nasıl hesaplanır?
Satın aldığımız finansal aracın (ki bu ABD doları gibi bir döviz kuru olabilir, bir hisse senedi olabilir, bir kripto para olabilir veya gram altın olabilir.) geçmişte en fazla ne kadar düştüğünü bilmek bize ne kadar risk aldığımız konusunda fikir verir. Portföyümüzün TL karşılığını korumak için riski düşük bir araç seçebilirsiniz, ya da risk algınız ve seviyenize göre yatıracağınız tutarı belirleyebilirsiniz. Peki “Maksimum Risk” nasıl hesaplanır? Seçtiğiniz finansal araçta seçtiğiniz dönemde en tepeden alan şanssız birisi olduğunuzu ve o tepeden sonra ulaştığı en düşük noktada da sattığınızı düşünün. İşte o tepe noktasından dip noktasına kadar yaşadığınız düşüş oranı sizin o dönemki aldığınız maksimum risk olmakta.
Azami Risk Analizi neden önemli?
Azami Risk oranı sadece aldığınız riski göstermez, düştükten sonra ne kadar artması durumunda eski seviyenize gelmeniz gerektiğini de bilirsiniz. Örnek vermek gerekirse;
100TL’si ile Dolar alan Ali amcayı düşünelim. Dolar 20% düşerse, artık Ali amcamızın 100TL’si 80TL’ye düşmüş demektir. 80TL’den 100TL’ye çıkması için Doların 20% artması yetmez. 80TL iken Dolar 20% artarsa Ali amcamızın parası 96TL’ye çıkar. Ali amcamızın parası 80TL’den 100TL’ye çıkması için 25% artması gerekir. 20% kaybı geri almak için 25% kazanç gerekir.
Aynı şekilde 100TL’si ile Altın alan Ayşe teyzemizi düşünelim. Altın 50% düşerse, artık Ayşe teyzemizin 100TL’si 50TL’ye düşmüş demektir. 50TL’den 100TL’ye çıkması için Altının 50% artması yetmez. 50TL iken Altın 50% artarsa Ayşe teyzemizin parası 75TL’ye çıkar. Ayşe teyzemizin parası 50TL’den 100TL’ye çıkması için 100% artması gerekir. 50% kaybı geri almak için 100% kazanç gerekir.
Bu da demek oluyor ki düştüğü orandan daha fazla artışa ihtiyacımız oluyor aynı seviyeye gelmek için.
Aşağıda yüzde ne kadar düşüşü karşılamak için yüzde ne kadar artış gerektiğinin tablosunu bulabilirsiniz:
Düşüş |
Kaybı karşılamak için gereken artış |
20% |
25% |
50% |
100% |
80% |
400% |
90% |
900% |
TL parası ile Dolar alan bir yatırımcının geçmiş dönemde aldığı riske bakalım; sonra da Bist100 endeksine yatırım yapan bir borsa yatırımcısı ile kıyaslayalım:
Dolarda riskimiz ne kadar?
Verileri alabildiğim en eski tarih olan 15 Eylül 1997’den bu yana Dolar TL (USDTRY) Kuru zirvesinden en büyük düşüşü 8 Nisan 2003’teki kapanış değeri olan 1.7655 değerinden 10.01.2008’deki kapanış değeri olan 1.1510 değerine 1,738 günde 34.81% düşerek gerçekleştirmiş.
Peki son 10 Yılda ne olmuş? 01.01.2010 tarihinden bu yana Dolar TL kuru zirvesinden en büyük düşüşü 13.08.2018’deki kapanış değeri olan 6.8714 değerinden 31.01.2019’daki kapanış değeri olan 5.1655 değerine 171 günde 24.83% düşerek gerçekleştirmiş.
ÖNEMLİ NOT: Doların geçmişte en fazla 34.81% düşmüş olması demek gelecekte daha fazla düşmeyeceği anlamına gelmez, kimse bunu garanti edemez! Sadece geçmiş düşüşler başka finansal araçlarla kıyaslandığında diğer araçlara göre geçmişte daha az veya daha fazla risk barındırdığını söyleyebiliriz. Gelecekte bunun değişmeyeceğini de söyleyemeyiz.
Borsa’da riskimiz ne kadar?
Verileri alabildiğim en eski tarih olan 07 Haziran 1996’dan bu yana Bist 100 endeksi (XU100) zirvesinden en büyük düşüşü 15 Ekim 2007’deki kapanış değeri olan 58,231.90 değerinden 20 Kasım 2008’deki kapanış değeri olan 21,228.27değerine 402 günde 63.55% düşerek gerçekleştirmiş.
Peki son 10 Yılda ne olmuş? 01.01.2010 tarihinden bu yana Bist 100 endeksi zirvesinden en büyük düşüşü 22.05.2013’teki kapanış değeri olan 93,178.87 değerinden 03.03.2014’teki kapanış değeri olan 61,189.15 değerine 285 günde 34.33% düşerek gerçekleştirmiş.
Bist100 endeksi ile Amerikan Doları’nı kıyasladığımızda dolardaki düşüşlerin en büyüğü borsadaki düşüşlerin en büyüğünden daha az olduğu; yani geçmiş dönemde dolardaki riskin daha az olduğu söylenebilir. Şunu da unutmamak gerek; Bist100 100 adet Hisse senedinin ortalamasıdır. Yani borsada alacağınız herhangi bir hisse Bist100 endeksinden daha fazla da risk içerebilir daha az da risk içerebilir.
Siz de bu çalışmaya farklı hisse senetlerinde, farklı döviz kurlarında, farklı kripto paralarda, farklı emtialarda deneyebilir, hangileri düşüşlerde değerini çok kaybetmemiş, hangileri çok fazla düşüp sermayeyi eritmeye sebep olmuş görebilirsiniz.
Başta da bahsettiğim gibi yatırım yaptığınız finansal araçlarda inişler de çıkışlar da olur, olacaktır da. Hangi enstrümana yatırım yaparsanız yapın tepe noktalardan almamanız dileğiye.