Türkiye İstatistik Kurumu, ağustos ayı enflasyon verilerini açıkladı. Yıllık enflasyon oranı yüzde 80’i aşarak son 24 yılın zirvesini gördü.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) bugün sabah saatlerinde ülkemiz için ağustos ayı enflasyon verilerini açıkladı. Açıklanan verilere göre ağustos ayında enflasyon aylık yüzde 1,46 arttı. Ağustos ayı yıllık enflasyon rakamı ise yüzde 80,21 olarak açıklanarak son 24 yılın zirvesini gördü.
Ağustos ayında aylık bazda en çok artış gösteren harcama kalemi yüzde 7,01 ile sağlık giderleri oldu. Akaryakıt fiyatlarındaki gerilemenin etkisiyle ulaştırma harcamaları aylık bazda yüzde -1,78 ile en az artış gösteren kalem olurken yıllık bazda ise ulaştırma harcamaları yüzde 116,87 ile en çok artış gösteren harcama kalemi oldu. Yıllık bazda ise en az artış gösteren harcama grubu yüzde 27,05’lik artış ile haberleşme grubu oldu.
Temmuz ayında yıllık yüzde 144,61 ile rekor kıran üretici enflasyonu ise ağustos ayında yüzde 143,75’e geriledi. Üretici enflasyonundaki aylık artış ise ağustos ayında yüzde 2,41 oldu.
Nebati: Önümüzdeki aylarda enflasyonun daha da hız kestiğine birlikte şahitlik edeceğiz
Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati ise bugün açıklanan enflasyon verilerinin ardından bu verilere ilişkin sosyal medyadan bir değerlendirmede bulundu. Bakan Nebati dünyanın en büyük ekonomilerinin enflasyon ve resesyon endişeleriyle boğuştuğunu ve bu ülkelerin son 40-50 yılın en yüksek enflasyon oranları karşısında ekonomilerinin durma noktasına geleceğinden endişe duyduğunu ifade etti. Nebati “Bizler, yatırımı ve üretimi durdurmadan enflasyonla mücadelemizi sürdürüyoruz. Politikalarımızı da yatırım ve üretimi teşvik etmekten yana kullanıyoruz. Böylece, makine ve teçhizat yatırımları, 2022 yılının ikinci çeyreğinde bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 17,8 artmıştır.” ifadelerini kullandı. Bakan Nebati ayrıca “Önümüzdeki aylarda enflasyonun daha da hız kestiğine birlikte şahitlik edeceğiz. Bugün açıklanan Ağustos ayı enflasyon verileri de bu projeksiyonlarımızı destekler niteliktedir. Yüksek enflasyonu bir daha geri dönmemek üzere bu topraklardan def edeceğiz." açıklamalarında bulundu.
Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası yıl sonu enflasyon beklentisini yukarı yönde revize etti
Bakan Nebati’nin açıklamaları bir yana, dikkat çeken bir gelişme ise Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası (TCMB) tarafından geldi. TCMB, 2022 yıl sonu enflasyon beklentisini yüzde 42,8’den yüzde 60,4’e revize etti. Dün açıklanan orta vadeli programda ise 2022 yıl sonu enflasyon beklentisi yüzde 9,8’den yüzde 65’e olacak şekilde oldukça radikal bir değişimle yukarı çekildi.
Her ne kadar Hazine Bakanı Nebati ve Merkez Bankası Başkanı Kavcıoğlu tarafından gelen açıklamalarda enflasyonda aralık ayından itibaren baz etkisiyle düşüşün başlayacağı ve 2023 yılının ilk aylarında da Yeni Ekonomi Modelinin etkisiyle enflasyondaki düşüşün hızlanacağı vurgusu yapılsa da enflasyonda henüz zirveyi görmediğimizi vurgulayan analist ve ekonomistlerin sayısı azımsanmayacak derecede fazla. Burada çelişen bir nokta ise geçtiğimiz ayki Para Politikası Kurulu toplantısı sonrasında TCMB’den gelen faiz indirimi ve bunun sonucunda yapılan açıklama. TCMB sürdürülebilir fiyat istikrarı ve finansal istikrarın güçlendirilmesi için atılan ve kararlılıkla uygulanan adımlara ek olarak küresel barış ortamının yeniden sağlanmasıyla dezenflasyonist (fiyat artış hızının, yani enflasyon oranın zaman içinde azalması) sürecin başlayacağı öngörüsünde bulunarak, bu duruma ek olarak bu yılın üçüncü çeyreğine ilişkin öncü göstergelerin iktisadi faaliyette bir miktar ivme kaybına işaret ettiğine dikkat çekmişti.
Böyle bir dönemde sanayi üretiminde yakalanan ivmenin ve istihdamdaki artış trendinin sürdürülmesi açısından finansal koşulların destekleyici olmasının önem arz ettiğini ifade eden Merkez Bankası, bu sebeple 100 baz puan faiz indirimine gittiğini açıklamıştı.
Karar sonrasında TCMB’nin iktisadi büyümenin desteklenmesi amacıyla faiz indirimi yaptığını, dolayısıyla Banka’nın önceliğinin enflasyonla mücadele değil iktisadi büyümede süreklilik olduğu çıkarımını yaptığımızı sizlerle paylaşmıştım. Yani önceki açıklamasında büyüme vurgusu yapan bir TCMB ve bunun karşılık enflasyonla mücadele vurgusu yapan bir Hazine Bakanı görüyoruz. Halihazırda yürütülen ekonomi politikasıyla hem iktisadi büyümede süreklilik sağlanıp hem de enflasyonla mücadelede başarılı sağlanıp sağlanmayacağı ilerleyen günlerde göreceğimiz bir gelişme olacak.
Bunun yanında, yine TCMB’den gelen faiz kararı sonrasındaki açıklamada enflasyonun ivme kaybetmesinin koşullarından biri olarak “küresel barış ortamının yeniden sağlanmasıyla dezenflasyonist sürecin başlaması” olduğunu görüyoruz.
Halen devam eden savaşla birlikte enerji fiyatlarındaki son artış dalgasının ülkemize yansımasını konutlarda kullanılan doğalgaz ve elektriğe yüzde 20, sanayide kullanılan doğalgaz ve elektriğe yüzde 50 zam olarak geçtiğimiz hafta görmüştük. Nordstream 1 boru hattında yaşanan krizle birlikte Avrupa’da doğalgaz fiyatlarının artmaya devam ettiği bir ortamda, enflasyon artışının baş müsebbibi olan enerji harcamalarında bu son zamma bağlı bir artış olup olmayacağını ve bunun eylül ayı enflasyon oranına yansımasının nasıl olacağını hep birlikte göreceğiz.
Elde olan bu veriler ve açıklamalarla birlikte, TCMB’nin bir sonraki hamlesinin ne olacağını ve Yeni Ekonomi Modeli çerçevesinde sürdürülen agresif olmayan para politikasının enflasyonla mücadelede hedeflenen rakamlara ulaşıp ulaşamayacağını ve dolar karşısında her geçen gün değer kaybeden liraya orta vadede hedeflendiği gibi güç kazandırıp kazandıramayacağını hep birlikte gözlemleyeceğiz.