Pazartesi günü açıklanan mayıs ayı enflasyon verisi hem aylık hem de yıllık bazda beklentilerden yüksek gelirken açıklanan bu verinin enflasyonda tavan seviyeye işaret etmesi bekleniyor. Peki, enflasyon yıl sonunda hedeflenen seviyeye düşer mi?
Mayıs ayı enflasyon verisi pazartesi günü açıklandı. Gerek Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek gerekse de Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) kurmayları enflasyonda görülecek tepe nokta için mayıs ayını işaret etmişti. Dolayısıyla bundan sonraki süreçte enflasyonun hızla gerilemeye başlayacağına inanılıyor.
Ancak merakla beklenen veri, enflasyonun piyasa beklentilerinden yüksek olduğunu gösterdi. Mayıs ayında tüketici fiyat endeksi (TÜFE) verisinin aylık bazda yüzde 3,18 seviyesinden yüzde 3 seviyesine inmesi beklenirken yıllık bazda ise yüzde 69,8 seviyesinden yüzde 74,80 seviyesine çıkması bekleniyordu. Ancak Türkiye İstatistik Kurumunun (TÜİK) açıkladığı veriler gösterdi ki aylık TÜFE yüzde 3,37 seviyesine, yıllık TÜFE ise yüzde 75,45 seviyesine yükseldi. Geçtiğimiz ay yüzde 75,81 seviyesinde olan yıllık çekirdek TÜFE ise mayıs ayında ılımlı bir düşüş ile yüzde 74,98 olarak açıklandı. Böylece çekirdek TÜFE tam 14 ay sonra ilk kez manşet TÜFE'den az geldi.
Üretici fiyat endeksinin (ÜFE) de aylık bazda yüzde 3,60’tan yüzde 3,80’e yükselmesi beklenirken yıllık bazda ise yüzde 55,66 seviyesinden yüzde 58 seviyesine bir artış yaşayacağı öngörülüyor idi. Aylık ÜFE yüzde 1,96 seviyesine gerilerken yıllık ÜFE ise 57,68 seviyesine çıktı.
TÜİK verileri bu tabloya işaret etse de alternatif veriler her zaman olduğu gibi farklı tablolar ortaya koydu. İstanbul Ticaret Odası'nın (İTO) verilerine göre İstanbul'da enflasyon mayıs ayında aylık bazda yüzde 3,59, yıllık bazda yüzde 82,20 olarak açıklandı. Bağımsız Enflasyon Araştırma Grubu (ENAG) verileri ise mayıs ayında aylık enflasyonun yüzde 5,66 artarken yıllık enflasyonun ise yüzde 120,66 arttığını ortaya koydu.
Bakan Şimşek: En kötüsü geride kaldı
Bakan Şimşek enflasyon verisi sonrasında açıklamalarda bulundu. Yıllık enflasyonda en yüksek seviyenin görüldüğüne işaret eden Şimşek, enflasyon ile mücadelede geçiş döneminin tamamlandığını, ekonominin artık dezenflasyon sürecine girdiğini vurguladı.
Hatırlanacağı gibi 2024 yılının ikinci enflasyon raporu mayıs ayının başında kamuoyu ile paylaşıldı. Söz konusu raporda 2024 yılı yıl sonu enflasyon beklentisi yüzde 36’dan yüzde 38’e yükseltildi. Bu da demek ki haziran ayından başlayarak önümüzdeki 7 aylık süreçte yüzde 75’ten fazla olan yıllık enflasyonun yüzde 38 seviyesine inmesi planlanıyor. Planlanan bu seviyeye erişilebilmesi adına sene sonuna dek aylık ortalama yüzde 1,7 enflasyon açıklanması gerekiyor. Tabi bu noktada dezenflasyon sürecinde yalnızca kuru kontrol etmek yeterli değil. Talebi ve harcama alışkanlıklarını kontrol altına alabilmek adına bir çaba da olmalı.
Her ne kadar Türk lirasının son dönemdeki performansı ve Türkiye ekonomisi hakkındaki olumlu hava bir iyimserlik yaratmış olsa da enflasyon bu kadar inatçı seyrederken bu derece umutlu konuşmak gerçeklikten biraz kopuk düşünmek gibi. Ortada bir tablo ve bir hesaplama var. Bu hesaplamanın tutacağına olan inanç kamuoyuyla sürekli olarak paylaşılsa da bu senaryonun gerçekleşme ihtimali imkansıza yakın. Planlar yolunda gitmediğinde bizleri ne beklediğini ise tahmin etmek çok zor değil. Bu noktada haziran ayında açıklanacak olan enflasyon verisi bu senenin en önemli verisi olacaktır, zira bu veri yıl sonu enflasyon hedefine dair beklentileri canlı tutacak ya da hepten koparacaktır.
**Kaynak gösterilmeden kullanılamaz.
